Kategori: Film

Film “The boy who harnessed the wind”

Türkçesi “Rüzgarı dizginleyen çocuk”.  Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenen film Malawi’de bir köyde geçiyor.  Tarım ile geçinen köylüler oldukça zor şartlarda yaşıyorlar. William kuraklık ile mücadele için bir rüzgar türbini yapıyor ve su pompasını çalıştırıyor.  Aslında detayları yazmak istemiyorum.  Zira film keyfi kaçsın istemem.  Ama arka planda Afrika’da yaşam zorluğu, merkezi hükümetin çalışmıyor olmasını görebilirsiniz.

Mülteci…..

TRT Belgesel kanalında izledim az önce. Suriye’li mültecilerin dramı.  Evlerinden köylerinden uzakta çadır kentte, Suriye’de bir yerlerdeler.  Plastik atık toplayıp satarak ailesine bakan çocuk 11 yaşında.  En yakın arkadaşı okula gidebiliyor.  Okulu görseniz….  Oda plastik topluyor. 2 kardeş onlarda atık topluyorlar. El Bab’dan gelecek tüccarı bekliyorlar.  Topladıkları hurdayı alacak olan o.  Filmin sonunda geliyor Hyundai

Şevket Şahintaş, sokak fotoğrafçısı, taksi şoförü ve SANATÇI

Sanatçı olayları belgeler ve topluma duyurur.  Bu bir şarkı olabilir. Heykel olabilir.  Şevket taksi şoförü.  Istanbul doğumlu.  Geceleri çalışıyor. Sokaklarda yaşayanları görüyor.  Bu zor durumdaki insanların hayatlarını belgelemek ve insanlara göstermek zorundayım diyor.  Yani duyarsız kalmıyor.  Çözüm çare arıyor.  Banane demiyor.  Adam sende demiyor. Bizden adam olmaz vs demiyor.  Fotoğraf makinesi alıp belgeliyor.  Sergi açıp

Rotasız Seyyah, Mehmet Genç’ten yol hikayeleri

2017 yılında basılan, ciltli kuşe kağıda basılmış nefis fotoğraflar içeren bir kitap bu.  Mehmet Genç gezilerinden anıları fotoğraflar ve videolar ile hazırlamış.    Her bölümün sonunda QR kodu tarayarak videolara ulaşmak mümkün. Mehmet bir yazılım firmasında çalışırken kararını verip planlarını yapıyor ve düşüyor yollara. Oldukça duyarlı.  Gittiği yerlerde yardımlar da organize ediyor. Ekvator’da Otavola’da şahit

Tahrir Meydanından MEYDAN THE SQUARE

Arap baharını başlatan olayları standart medyadan izledik.  PekiTahrir’den izlemeye ne dersiniz?  O zaman MEYDAN (The Square) filmini izleyin derim. Halen Digiturk’te istediğin zaman izle seçeneğinden belgeseller arasında bulabilirsiniz. Linkler ise aşağıda Film Mübareğe karşı başlayan hareketn nasıl devam ettiğini de belgeliyor. Farklı görüşlere sahip kişilerin nasıl bir araya gelerek taleplerini dile getirdiğini meydandan veriyor.  Mübarek

Makyajda bir yere kadar! Kısa film.

Makyaj bir yere kadar 1. KısımMakyaj bir yere kadar 2. Kısım Ankara’da çekip hazırlamışlar.  Nefis olmuş.Günümüze uyarlar isek,  -muş gibi çalışan, -mış gibi üreten, -miş gibi yönetenler çoğunlukta olunca eh bizde sürekli “gelişmekte olan” ülke sınıfında kalıveriyoruz işte.Ne demek gelişmekte olan?  Nazikçe gelişmemiş olan demek değil mi?  80’lerden beri hep aynı terane.  Gelişmekte Olan genç

“Unutursam Fısılda”

Çağan Irmak yazmış ve Yönetmiş.  Müzik Kenan Doğulu’ya ait.Oyuncular ise Hümeyra, Işıl Yücesoy, Farah Zeynep Abdullah ve 2 jön Mehmet Gürsün ve Kerem Bürsin. Tek kelime ile harika bir film.  Konusu hikayesi çok iyi.  Müzikler için Kenan Doğulu’yu tebrik etmek lazım.  Ve Hümeyra ile Işıl Yücesoy.  Bravo diyorum. O kadar gerçek ve rahatlar ki! Ayperi’nin

“Bu Son Olsun!” Film

DVD’sini bulup seyredin derim.  Bir döneme mizahi açıdan yaklaşan bir film.Yer yer 1960’lara da göndermeler yapıyor.  Ülkemizde yaşanan traji komik durumları hatırlatıyor.(Trajedi kısmı daha ağır kalıyor ya, neyse). Aşağıdaki linklerde film hakkında bolca bilgi var. Facebook sayfası Wikipedia’dan bilgiler