Beyoğlu!
Lise ve Üniversite yıllarım geçtiği İstiklal Caddesinden Tünel’e doğru yürüyoruz, üstelik oğlumla!
Taksim meydanına taşlar döşeniyor, malum gezi olaylarından bu yana beton olarak duruyordu! Gençten biri soruyor Gümüşsuyu otobüs durakları nerede? Gümüşsuyu’nu biliyorum, hemde nasıl. Ama otobüs durakları kim bilir nerede?
Atatürk Kültür Merkezi halen harabe gibi duruyor. Başlanan ve tamamlanamayan güçlendirme çalışmaları ve politik hamleleri oğluma nasıl anlatsam?
Tünel otobüs duraklarını Fransız kültürü anlatıyor, Hacı Abdullah’tan bahsediyorum ona. Dinlermiş gibi görünüyor. Peki ama ilk plaklarımı aldığım KARAKEDİ PLAKÇISI nerede? Oda mı zamana yenildi?
Tabi İNCİ Profiterol’de yok! bu arada açılan bir tomar ET lokantası var. Bunlar zincir ve aynıları İstanbul’da birçok yerde var. Arada otele çevrilmiş ve eski hüviyetini kazanmış binalar restoranlar gözüme çarpıyor. Galatasaray’da ilk protesto gösterisi. Tutuklu yakınları, Rus Konsolosluğu yanında ise Çeçen grubu protesto ediyorlar. Bu iki grubun arasında dilini dahi anlamadığım müzikler çalan 2 güzel grup var.
Arada Sn Antuan Kilisesine giriyoruz. Orada yaşayan arkadaşlarımı anlatıyorum, evlilikleri Noel kutlamalarını. Bilerek cenaze törenlerin pas geçiyorum.
Ferhan Şensoy halen Ferhangi Şeyler oyununa devam ediyor. 2000. oyun olmuş. Anlatıyorum, Cem Yılmaz’ın daha bir politiğidir diye. Sanki dinliyor, bir ara gideriz diyorum. Cevap Bakarız! Tabi bir daha sefere o tiyatro hala orada ise bakarız.
Demirören AVM dışı korunmuş garip yapı. İçi gene boş. Alt katta Medamarkt bir katı kapatmış. Gene sakin bir hali var. arada alışveriş yapan tabi ki Ortadoğu’lu turistler de olmasa iyice boş kalacak. Giriyoruz Medyamarkt her yerdekinin aynı. WC’yi kullanıp çıkıyoruz.
Varıyoruz Tünele, köşedeki t-shirt mağazasında Istanbul temalı t-shirtler alıyoruz. Yurt dışına hediye. Ardından salıyoruz müzik dükkanları arasından aşağı salıyoruz. Sağlı sollu dükkanlarda İstanbul ve Zilciyan zillerini anlatıyorum. Arada hang drum’ın yerli muadili
AQUA DRUM satan bir mağazada kısa süreli duruyoruz.
Selanik Pasajı önünde esnaf Beşiktaş’ın şampiyonluğunu marş ve meşaleler ile kutluyor. Karaköy alt geçidinde aranan elektronik parça yok, adres Doğu İşhanı!. Köprüde balıkçılar mesaiye devam. Bir şeyler de tutuyorlar. Eminönü iskele önü kalabalık. Ortadoğu ülkelerinden gelen turistler bu sene ağırlıkta. Bolcada Istanbul’lu dışarıda, gene de sakin sayılır bir Cumartesi için.
Ve aranan parça Doğu İşhanın’da da yok. Çıkıyoruz. Konyalı’da kızartma yok, sulu yemekler de delikanlı’ya hitap etmiyor. Sirkeci Mado’da eh bir çorba ile başlayan yemek gene eh işte bir ana yemekle bitiyor.
Dönüş metro ile hızlıca.
Tavsiyem belli aralıklar ile gezin Beyoğlu’nu. Arada kendi ufak tarihi çok derin yapılar göreceksiniz. Bu fırsatı kaçırmayın.